İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, partisinin grup toplantısında gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Kadın cinayetleri ve çocuk istismarı konularına sert tepki gösteren Dervişoğlu, "Bu konulara girmek bile zor geliyor... Nereden nereye geldik. Kadın cinayetleri, tacizler, çocuk istismarları... Son yıllarda bu vakaların artışı, hepimizin yüreğinde ifade edilemeyecek bir acı oluşturuyor. Her iki günde bir, en azından üç kadın cinayeti ya da şüpheli kadın ölümü gerçekleşiyor. Bu rakamlar, yalnızca istatistik değil, adaletin sessiz kaldığı her an kaybolan canların trajedisidir" ifadelerini kullandı.

Dervişoğlu, kadın cinayetleriyle ilgili yaptığı konuşmada, "Ayşenur Halil, İkbal Uzuner, Zehra Gün, Gülfer Öter... Ve daha isimlerini sayamadığım binlerce kadın… Bu isimler, yalnızca nüfus kayıtlarından silinerek giden, vefatları hoparlörlerden duyurulan bireyler değil; adalet arayışının sessiz haykırışlarıdır. Bu isimler, sadece kendi ailelerinde değil, milletimizin vicdanında yanan kor ateşlerdir. Bu ateşler yüreğimize düşmeye devam ediyor. Suçlular, mevcut sistemin sağladığı hoşgörüden cesaret alıyor. Ceza sistemimizdeki hafifletici sebepler, iyi hal indirimleri, yetersiz denetimler suça davetiye çıkarıyor. Suç işleyenler her seferinde daha da cesaretli hale geliyor. Ama artık yeter! Hazreti Ali'nin dediği gibi, 'Bir zulme engel olamıyorsanız, onu herkese duyurun.' Biz de bu kötülüklere karşı sesimizi yükseltmeliyiz” şeklinde konuştu.

Sözlerine devam eden Dervişoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve iktidar yetkililerinin kadınlar hakkında sarf ettiği sözleri hatırlatarak, "Çocuk istismarına 'Bir kereden bir şey olmaz' diyenleri unutmayacağız. 'Kadın, her yerde kahkaha atamaz, iffetli olmalıdır' diyenleri de asla unutmamalıyız. 'Kadın ve erkek eşit olamaz, bu fıtrata aykırıdır' diyenleri unutmamalıyız. Türk kadını için evinin süsü diyenlerin, kadın çalışmayı tercih ederek fuhşa hazırlık yapmış olduğunu söyleyenlerin de karşısında duracağız. Ayrıca 'Tecavüzcü, kürtaj yaptırmış tecavüz kurbanından daha masumdur' diyen zihniyetin karşısında yer alacağız. Çünkü bu millet, hak edileni hakkın sessiz kalınarak elde edilemeyeceğini çok iyi biliyor” dedi.

Türkiye’nin adeta açık hava cezaevine dönüştüğünü vurgulayan Dervişoğlu, kapalı nüfus sayımı önerisinde bulundu. Dervişoğlu, şu şekilde konuştu:

"Tüm bu kaçakların tespit edilmesi ve sınır dışı edilmesi için, sokaklarda onlarca suç kaydı bulunan ve toplumu tehlikeye atan ne kadar suçlu, firari varsa tamamının tespiti ve cezaevine gönderilmesi için İYİ Parti’nin önerisi şudur: Gerekli bürokratik hazırlıkları yaparak, 3 Kasım 2024 tarihinde, 24 yıl aradan sonra yeniden bir kapalı nüfus sayımı yapalım. Bu kadar kaçak ve suçlunun elini kolunu sallayarak gezdiği bir ülkede kapalı yani sokağa çıkma yasaklı nüfus sayımı bir seçenek değildir, zorunluluktur. Her gün güvende olmak için, bir gün evde kalmaya razıyız. Kapalı Nüfus Sayımı önerimizi kamuoyunun dikkatlerine sunuyoruz.”