2016 yılında uygulamaya konulan kalıcı yaz saati uygulaması, başlangıçta enerji tasarrufu amacıyla başlatılmış olsa da hem toplumsal hem de enerji verimliliği bağlamında beklenen yararları sağlamaması sebebiyle sıkça tartışma konusu haline gelmektedir.
Sözcü'den Okan Çalık'ın verdiği bilgilere göre, dünyada sadece birkaç ülkenin benimsediği bu kalıcı saat uygulaması, toplumun farklı kesimlerinden eleştiriler almaktadır. Buna karşın devlet yetkilileri, bu sistemin tasarruf sağladığını öne sürerek uygulamaya devam etmektedir.
Bağımsız milletvekili Adnan Beker tarafından sunulan kanun teklifi, kalıcı yaz saati uygulamasından yaz-kış saat sistemine geçiş yapılmasını hedefliyor.
Beker, komisyonda sunduğu metinde kış saati uygulaması ile ilgili şu ifadeleri kullandı;
Sürekli yaz saati uygulamasının bireylerin biyolojik ritmi üzerindeki olumsuz etkileri göz ardı edilemeyecek düzeye ulaşmıştır. Sabahın erken saatlerinde karanlık bir ortamda uyanmak zorunda kalan vatandaşlarımız, doğal biyolojik döngülerine aykırı bir biçimde yaşamlarını sürdürmekte; bu durum hem fizyolojik hem de psikolojik problemlere yol açmaktadır.
Bilimsel araştırmalar, gün ışığından yeterince yararlanamamanın bireylerin ruh sağlığı üzerinde olumsuz etkileri olduğunu, bu durumun depresyon, stres ve kronik yorgunluk gibi sorunların artmasına neden olduğunu ortaya koymaktadır.
Özellikle öğrencilerimizin sabah saatlerinde karanlıkta okula gitmek zorunda kalması, öğrenme süreçlerinde dikkatsizlik, yorgunluk ve motivasyon kaybına yol açarak eğitim hayatlarını direkt olarak etkilemektedir.