Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından yayımlanan bir analizde, şirketlerin temerrüt durumları 2018 ve 2023 yıllarındaki parasal sıkılaşma dönemleri çerçevesinde karşılaştırıldı.
“Merkezin Güncesi” platformunda yer alan bu incelemede, 2018'de yaşanan parasal sıkılaşmanın sonucunda artan tahsili gecikmiş alacakların (TGA), 2023 döneminde daha düşük seviyelerde kaldığı ifade edildi. Prof. Dr. Hakan Kara, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda, TCMB'nin bulgularını değerlendirdi ve bu süreçte şirketlerin daha dirençli olmasının nedenleri hakkında ek bilgiler sundu.
Kara, bu direncin arkasında iki önemli nedenin bulunduğunu belirterek, "Şirketlerin borçluluk oranlarının düşük olması ve döviz açıklarının sınırlı kalması" ifadesini kullandı. Bu durumun, firmaların finansal sağlamlıklarını korumalarına yardımcı olduğunu vurguladı. Ayrıca, 2000-2023 yılları arasında negatif reel faiz dönemlerinde elde edilen yüksek karlılıkların, şirketlerin mali yapısını güçlendirdiğini ve nakit pozisyonlarının korunmasını sağladığını kaydetti.
Kara, faiz artışlarının 2018 yılına benzer şekilde ani ve önden yüklemeli yapılmadığını, bu defa sıkı para politikasının 2023’ün ikinci çeyreğinde başlamasıyla birlikte henüz beş ay geçtiğini belirtti. Parasal sıkılaşmanın uzaması durumunda mevcut tablonun değişebileceğine dikkat çeken Kara, kamu harcamalarının hızla artması ve beklentilerin henüz yeterli şekilde iyileşmemesi nedeniyle firmaların fiyatlama güçlerini koruyabildiğini de dile getirdi.
